03 Eylül 2024, 14:37
|
#1
|
|
Sessizlik..
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
Bir dere kenarında, böyle bir Eylül gününde, akşam üzerinden gecenin yarısına kadar ayaklarınızı çoraplardan kurtarıp buz gibi derenin suyana batırmışsınız, pırıl prıl bir gecede kimsesizliğinizin verdiği yalnızlıkla sessizliği yaşıyorsunuz...
Dalıp gitmişsiniz bambaşka alemlere, kendinizden geçmişsiniz adeta...
Kendinizi, iç sesinizi dinlemeye çalışıyorsunuz, sadece cırcır böceğinin sesi ve akan derenin su sesi duyuluyor...
Tam gönül muhasebenizi yapıyorken...
İşte tam o anda,
Derenin içinde senfoni kurmuş bir edepsiz kurbağa bütün tılsımı bozuyor...
...
Hepsi güzel bir hayalin ürünüydü bu düşüncelerin...
Sadece hayalde kalmadı, satırlar dönüştü...
Sessizlik
Ne bir dosttur aranan, çaresizce çabada
Gönül’e kor düşürür, kavurur kimsesizlik
Aranır ve beklenir, müdavim fırtınada
Ruhlara tedavidir, can’a düşer sessizlik
Işıklar koşar adım karanlığa girerken
En hüzünlü şarkılar kuşdiline düşerken
Mehtaplı bir gecede, yıldızlar gülümserken
Bağdaş kurar oturur, gönle düşer sessizlik
Diner sanırsın belki, beyindeki fırtına
Hafif ürperti basar, yel dokunur sırtına
Muhasebeler başlar, mazi çıkar karşına
Kan bile başka akar, kalbe düşer sessizlik
Uzaktan bir çekirge, Ağustos sıcağında
Bir mutluluk haykırır, gecenin kucağında
Hüzün hükmeder kalbin kıyı ve bucağında
Damlalar köze doğru, göze düşer sessizlik
Siluet bir dağ resmi karanlığı belgeler
Şahsiyetler silinir, kaybolurken gölgeler
Bu huzuru bozamaz, akla gelen kimseler
Gönül huzuru bulur, öze düşer sessizlik
Çok tatlı bir su sesi, ruhları kandırırken
Ayak parmağın üşür, aşk seni yandırırken
Çıplak olan ayağın, varlığın andırırken
Ellerin çamur olur, suya düşer sessizlik
Tılsım birden bozulur, göz dönmüşken sağnağa
Kaptırmışken gönül’ü, bitmeyen yalnızlığa
Bu sessizliği bozar, edepsiz bir kurbağa
Tan ağarır gecede, şafak düşer sessizlik
02.09.2007
Necati ŞİMŞEK
Ankara
|
|
|