Sen nasıl bir adamsın ya böyle? Nesin ki yani, nasıl böyle olabiliyorsun ki. Bu kadar sevmem normal mi seni? Düşünüyorum da senden önce ben nasıl yaşamışım acaba, bunca zaman sanki hayatım bomboş bir kutuymuş. Sen gelip doldurdun içini, sevginle, verdiğin değerle, önemsemenle, düşüncelerinle, hislerinle. Her şeyinle doldurdun içimi. İçimde senden daha büyük bir sen var artık, içimde kimseye karşı göstermediğim sevgim var sana, hep büyütmüşüm sana saklamışım sanki seni beklemiş o sevgi, ve geldiğin zaman hepsi senin için çıktı kalbimin derinlerinden. Sevilmek bu mu yani? Bu kadar güzel olacağını hiç düşünmezdim, güzel olduğunu tahmin ederdim ama bu kadarı..anlatılmaz yaşanır sadece, bana hayatımın en güzel sevgisini yaşatan sevgilim, çok seviyorum seni her şeyinle, her halinle sadece seni seviyorum. En güzel şeyler hiç beklenmedik anda olurmuş gerçekten, sen benim beklenmedik anda başıma gelen en güzel şeyimsim, iyi ki gelenim, hep var olmanı istediğimsin. Korkardım bağlanmaktan, sevilmekten bile korkardım, "sevilsem nasıl anlarım ki, ben daha önce hiç sevilmedim" derdim. Anlıyormuş insan, hissediyormuş gerçekten sevildiğini. Bağlanıyormuş insan her korkusuna rağmen. Korkmuyorum ben seni sevmekten, senin beni sevmenden korkmuyorum. Alışıyorum, bağlanıyorum. Her şeyimi vereyim ama sen bana kal istiyorum, bencil bir insan değilimdir, ama bu sefer bencillik yapmak istiyorum. Bencilce sen sadece benim ol istiyorum, ve bu bencillik rahatsız etmiyor beni. Ne olacak ki, bu hayatta kendim için hiç bir şey istemedim şimdiye kadar, ilk defa kendim için bir şeyi, her şeyimi istiyorum.