18 Ekim 2023, 13:37 | #1 |
Karagöz ile hacivat: Inegöl'e on işçi
Hacivat: " Haydi, son bir kişi araba kalkıyor. Vay Karagözüm, hoş geldin. Araba kalkıyor. "
Karagöz: " Hı. " Hacivat: " At arabası kalkıyor. İşçi gideceksin. İnegöl'e patates toplamaya. " Karagöz: " Dişim ağrımıyor ki, İnegöl'e dişçiye niye gideyim? " Hacivat: " Dişçiye değil, işçi gideceksin. " Karagöz: " Piştide çok iyiyimdir. Geçen gün nasıl seni kahvede yenmiştim. Herkesin içinde ağlamıştın. " Hacivat: " Ah Karagözüm, benim ağlamam yenildim diye değil. " Karagöz: " O zaman neden ağladın? " Hacivat: " Benim aldığım sayıları kendine yazmışsın. Senin zavallı haline acıdım da ağladım. " Karagöz: " Doğru, yenilince zavallı durumuna düşmüştün. Bak ısrar etme yine ağlatırım seni. " Bir işçi gelir, araba dolar ve gider. İkinci bir at arabası gelir, kenara yanaşır. Hacivat: " Haydi, İnegöl'e on işçi. Günübirlik iş. Gündelik iki akçe. " Karagöz: " Az önce kalkan araba nereye gitti, Hacivat? " Hacivat: " İnegöl'e gitti. Patatese. Gündelik iki akçe. Çalışan kazanır. " Karagöz: " Yazıklar olsun sana Hacivat. Bana neden söylemedin? O paraya ihtiyacım vardı. " Hacivat: " Aha? Söyledim ya. Son bir kişi dedim. İnegöl'e patates toplamaya dedim. İşçi gideceksin dedim. " Karagöz: " Öyle söylemedin. Dişçiyle, piştiyle kandırdın beni. " Hacivat: " Dur Karagözüm, bu arabaya bin. Aynı yer, aynı iş. Atları biraz kırbaçlarsınız, onlardan önce varırsınız. " " Demek beni adamlara kırbaçlatacaksın? Bir daha seninle konuşursam iki olsun, " diye yürüyüp giden Karagöz'ün arkasından Hacivat bakakalır. |
|
|
Şu anda bu konuyu görüntüleyen etkin kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 ziyaretçi) | |
|
|