Sevgili danışanlarım, panik atak yaklaşık 20 yıldır üzerinde çalıştığım ve deneyim biriktirdiğim bir konu. Bu yazımda sade bir dille deneyimlerimi sizlere aktararak bu soruya cevap vermeye çalışacağım.
Panik atağın en önemli özelliklerine baktığınızda, korkunç bir hastalık gibi görünür. Aniden ortaya çıkması, ciddi fiziksel belirtiler ve ardından gelen korku kişiyi yıllar sürebilecek kısıtlanmış bir yaşama mahkum eder. Bu tanıyı alan bir çok danışanımız durumun psikolojik olduğunu kabullenmekte zorluk çeker ve uzun süre ısrarla doktor doktor gezip, çok fazla tetkik yaptırır ve fiziksel belirtilerin nedenini bulmaya çalışır.
Beden düşünce ve duygulardan etkilenir; hatta beden, zihinden ve anlamsız düşüncelerden oluşan beyin yapımızdan daha bilgedir. Sürekli çalışmak zorunda olduğunu düşünen, kendisinde olmayanı çevreye dağıtmak zorunda olduğunu düşünen bir zihni, ancak beden panik atakla durdurabilmektedir. Gördüğünüz gibi panik atak bir hastalık değil bedenin çığlıdır. Dikkat edin panik ataktan sonra bir çok insan gereksiz yükleri atar ve kendisine daha çok vakit ayırmak zorunda kalır. Yani bir anlamda panik atak insanı aşırı düşünce ve zihin esaretinden kurtaran bir savunma mekanizmasıdır. Bu durum idrak edilmeden hiçbir tedavi tam olarak etkili olamaz.
Yukarıdaki farkındalıktan sonra bir düşünün; panik atak yaşadınız ve hayatınızda hiçbir değişiklik yapmadan sadece ilaçla iyi hissederek eskiden yaptığınız gibi, zor ve negatif düşünce ve inançlarla yaşamaya devam ettiniz; Tabiki panik tekrarlar. İlk atakta çarpıntı nefes darlığı olurken, bir sonrakinde baş dönmesi, uyuşma yabancılaşma, çıldırma korkuları vs gibi birçok hastalığı taklit eden durumlar ortaya çıkar.
Paniğin mekanizmasına baktığınızda zihne gelen düşünceler tetiği çeker. Farkedilmeyen bu düşünceler nefes ve kasları etkiler, bozulan oksijen, karbondiyoksit ve kalsiyum dengesi ve kasların kasılması ile fiziksel belirtiler ortaya çıkar.
Yukarıda açıkladığım mekanizmalar anlaşıldığında, panik atağın tedavisindeki genel prensiplerde kolayca anlaşılabilir.
Öncelikle bizi gereksiz, saçma ya da zorlayıcı düşüncelerle bunaltan ve paniği tetikleyen düşünce ve inançlar daha olumlu ve işe yarayan inançlar ve düşüncelerle değiştirilir. Örneğin sevdiklerim için sürekli düşünmeli ve onlara fazlaca odaklı olmak zorundayım gibi bir düşünce ya da şema değiştirildiğinde, kişi hızla rahatlayabilir. Benzer biçimde çok çalışmazsam, sevdiklerimin hayatı mahvolur gibi özünde gerçekdışı dışı düşüncelerden siz kurtuldukça, çevrenizdekilerde büyür ve olgunlaşır. Kutup çalışması ve şema çalışması bu amaçla sıklıkla kullandığımız ve oldukça etkili tekniklerdir.
Nefes kontrolü, Mindfulness ve benzeri teknikler, bizim danışanlarımıza öğrettiğimiz ve henüz panik başlamadan ya da başladıktan sonra etkili olan yöntemlerdir .İyi seçilmiş bazı vakalara ilaç tedavisi başlanabilir.
Özetle, kişilik yapınızı, düşünce tarzınızı ve yaşam tarzınızı değiştirecek bir psikoterapi desteğiniz varsa ve sizde bu değişiklikleri yapabilecek cesaret ve motivasyon varsa, panik atak tamamen düzelebilecek bir durumdur.



alıntı