22 Temmuz 2024, 17:03 | #51 |
► Seslendiren : KuzenKit
► Şair : Yahya Kemal Beyatlı [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Artık demir almak günü gelmişse zamandan Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan. Hiç yolcusu yokmuş gibi sessizce alır yol; Sallanmaz o kalkışta ne mendil, ne de bir kol. Rıhtımda kalanlar bu seyahatten elemli, Günlerce siyah ufka bakar gözleri nemli. Biçare gönüller! Ne giden son gemidir bu! Hicranlı hayatın ne de son matemidir bu! Dünyada sevilmiş ve seven nafile bekler; Bilmez ki giden sevgililer dönmeyecekler. Birçok gidenin her biri memnun ki yerinden, Birçok seneler geçti; dönen yok seferinden.
________________
|
|
|
22 Temmuz 2024, 17:27 | #52 |
Emeğinize sağlık,tebrikler 👏👏👏💐
|
|
|
25 Temmuz 2024, 18:07 | #53 |
► Seslendiren : KuzenKit
► Şair : Abdurrahim Karakoç [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Sırat’tan incedir sevda köprüsü Beraber geçelim tut ellerimden. Niyet ak güvercin, vuslat gökyüzü Beraber uçalım tut ellerimden Gönüldeki birlik kalkandır dışa Aldırma ayaza, yele, yağışa Giden ilkbahara, gelecek kışa Beraber göçelim tut ellerimden. Birleşmek üzredir şafakla gurûp Korku beklenmez kapıda durup İster zehir olsun, isterse şurup Beraber içelim tut ellerimden. Çağır hayallerin en ötesini Yakından duyarsın aşkın sesini Sonsuz mutluluğun penceresini Beraber açalım tut ellerimden. Hatırla kaybolan hatıraları Elmastan ışıklı, altundan sarı Zaman tortusundan işte onları Beraber seçelim tut ellerimden. Şüphe “başlangıç”tır, karar “nihayet” Zamanı zamana etme şikayet Kaçmak kurtuluştur diyorsan şayet Beraber kaçalım tut ellerimden.
________________
|
|
|
25 Temmuz 2024, 18:18 | #54 |
Emeğinize sesinize sağlık, tebrikler 💐
|
|
|
25 Temmuz 2024, 19:02 | #55 |
@[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Sesine Sağlık Dostum.Çok Başarılı Okumuşsun.
________________
Love the life you live. Live the life you love. |
|
|
28 Temmuz 2024, 12:51 | #56 |
Seslendiren : KuzenKit
Şair : Cahit Zarifoğlu [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Ölüm başucumda Bir melek elini uzatıyor bana Yapayalnız Bir yolculuk Ruhların beklediği bir yer var Orda Bir sığır gözü gibi bakıyor bana Ölüm Neden örtülerin altındasın, hadi çık Görün bana Zaman yol alıyor O saat, ah o saat Kim bilir nerede konaklar Şatom kararıyor, ay ışığında mezar Lâmbayı yak anne, üşüdü parmaklarım Gidiyoruz azar azar.
________________
|
|
|
28 Temmuz 2024, 13:06 | #57 |
Emeğinize,sesinize sağlık 💐
|
|
|
04 Ağustos 2024, 15:37 | #58 |
Seslendiren : KuzenKit
Yazan : Cahit Sıtkı Tarancı [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Desem ki vakitlerden bir nisan akşamıdır Rüzgarların en ferahlatıcısı senden esiyor Sende seyrediyorum denizlerin en mavisini Ormanların en kuytusunu sende görmekteyim Senden kopardım çiçeklerin en solmazını Toprakların en bereketlisini sende sürdüm Sende tattım yemişlerin cümlesini Desem ki sen benim için, Hava kadar lazım, Ekmek kadar mübarek, Su gibi aziz bir şeysin; Nimettensin, nimettensin. Desem ki... İnan bana sevgilim inan Evimde şenliksin, bahçemde bahar; Ve soframda en eski şarap. Ben sende yaşıyorum, Sen bende hüküm sürmektesin. Bırak ben söyleyeyim güzelliğini, Rüzgarla nehirlerle, kuşlarla beraber. Günlerden sonra bir gün, Şayet sesimi fark edemezsen Rüzgarların nehirlerin kuşların sesinden, Bil ki ölmüşüm. Fakat yine üzülme müsterih ol Kabirde böceklere ezberletirim güzelliğini Ve neden sonra Tekrar duyduğun gün sesimi gök kubbede Hatırla ki mahşer günüdür Ortalığa düşmüşüm seni arıyorum
________________
|
|
|
04 Ağustos 2024, 16:11 | #59 |
Emeğinize sesinize sağlık.💐
|
|
|
07 Ağustos 2024, 17:32 | #60 |
► Yorum : KuzenKit
► Şiir : Cemal Süreya [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Eylül'dü Dalından kopan yaprakların Sararan yanlarına yazdım adını Sahte bir gülüşten ibarettin oysa. Ve hiç bilmedin ellerimin soğuğunu. Eylül'dü. Di ‘li geçmiş bir zamandı yaşadığımız Adımlarımızın kısalığı bundandı Bundandı gözlerimin durgunluğu. Sarı sıcak cümlelerde sözün kadar yalan, Ellerin kadar ıssız, Sen kadar zamansız molalar veriyordum Ve çocuksu bir bencillikti hüznümüz. Eylül'dü. İzlerini çizdiği zaman ansızın gidişin, Şimdi yoktu bir anlamı suskunluğun. Çırılçıplak kalakaldım sessizliğin orta yerinde. Sonra sesime yankı vermeyen uçurumlar kıyısında yürüdüm bir zaman En çok sesini aradım. Gözlerinse asılı bıraktığın yerdeydiler hala. Gözlerini sildi zaman.. Dedim ya… Eylül'dü. Savruluşu bundandı kimsesizliğimin..
________________
|
|
|
Şu anda bu konuyu görüntüleyen etkin kullanıcılar: 11 (0 üye ve 11 ziyaretçi) | |
|
|