Saglikli Bir Lohusalık Dönemi İçin Bunlara Dikkat Etmelisiniz.

heyecanlı bekleyişin ardından 9 ay 10 gunun ardindan anne olmak bir takım zorlukları da beraberinde getiriyor. Yaklaşık 45 gun süren lohusalık döneminde yaşanan yorgunluk ve yetersizlik duygusu, anneyi bedenen ve ruhen yıpratabiliyor. Uzman kontrolünde dikkat edilecek birkaç önemli kural, bu zorlu dönemin daha konforlu geçirilmesini sağlayabiliyor. Ben Tugba Altinkara Kadin Hastaliklari ve Jinekolog Olarak Kisa Bilgilendirme yapmak ve Bu Bilgileri Sizinle Paylasmak Istiyorum.

Hamilelikte Gosterdiginiz Ozveriyi lohusa Donemindede Gostermek Zorundasiniz.

Bebeğin doğumunun ardından anneler için yaklaşık 45 gun süren dönem lohusalık olarak adlandırılmaktadır. Gebelik ve doğum kadının fizik ve ruh sağlığını ciddi derecede etkileyen önemli bir dönemdir. Lohusalık dönemi kadının gebelik döneminde vücudunda oluşan değişimlerin eski haline dönme sürecidir. Birçok soru işaretini içinde bulunduran lohusalık sürecinde anne bir yandan bebeğiyle ilgilenirken bir yandan da bedensen ve psikolojik olarak kendisini toparlamaya çalışır. Normal doğum veya sezaryen arasında lohusalık bakımından bir fark olmamakla beraber sezaryende karında, normal doğumda ise vajina bölgesinde yapılan ağrı yaşanabilir. Gebelik boyunca yaşanan hormonal değişimlere yorgunluk, ağrı ve sancının da eklenmesi lohusalık dönemini daha da hassas hale getirmektedir. Gebelik dönemi gibi dikkat edilmesi gereken bir dönem olan lohusalıkta iyileşme yaşayan anneye gerekli destek verilerek kendisine zaman ayırması sağlanmalıdır.

Eş desteği Hepsinden Onemlidir

Doğumdan sonraki lohusalık süreci, enfeksiyon açısından yüksek risk oluşturmaktadır. Bu dönemde cinselliğe ara vermek anne sağlığı açısından önemlidir. İlk cinsel ilişkide emzirme olsa bile gebe kalınabileceği unutulmamalıdır. Anne ve bebek sağlığı için 2 yıldan önce gebelik düşünülmemelidir. Bu dönemde aileler kendilerine uygun gebelikten korunma yöntemlerini seçmelidir. Doğum sonrasında emziren kadında östrojen yetersizliği olduğu ve yorgunluktan dolayı cinsel isteksizlik gelişebilmektedir. Bu durumlarda eşlerin birbirlerine anlayış ve yardımseverlikle yaklaşmaları ilişkiyi kurtaracaktır.
Bunları ihmal etmeyin.

Eller sık yıkanmalıdır.
Normal doğum sonrası ayakta ve her gün ılık duş almalıdır. Sezaryen doğumlarda yara bölgesi şeffaf bantla korunmalıdır.
Doğumdan sonra ilk 6 saat içinde idrar yapılmalıdır. Bağırsak hareketleri için haftada en az 3 kez kısa yürüyüşler ve egzersizler ihmal edilmemelidir.
Her tür besinden yeterince ve öğün atlanmadan alınmalıdır. Unlu, yağlı ve kızartma türü besinlerden kaçınarak sulu gıdalara yönelmelidir.
Meme çatlağı için emzirmeden önce ve sonra meme ucunu anne sütü ile temizlemesi yeterli olabilmektedir. Gerektiğinde doktordan yardım alınmalıdır.
Aşırı veya uzun süreli kanamalarda hemen doktora başvurmak hayati önem taşır

Toparlanmak için acele etmeyin

Herkesin toparlanma süresi, vücut direnci ve bakıma bağlı olarak değişkenlik gösterebilmektedir. Bu dönemde gebelik öncesi kilo ve görünüşe kavuşmak için acele edilmemelidir. Genellikle lohusalık döneminde toparlanma ve iyileşme gerçekleşmektedir. Doğumdan sonra mümkün olan en erken sürede ayağa kalkarak hareket etmek kon dolaşımını düzenlediği gibi bağırsakların düzgün çalışması içinde yararlıdır. Lohusalığın ilk günlerinde ağır işlerden kaçınılmalı ve bol bol dinlenilmelidir.

Yardım almaktan çekinmeyin

Doğum sonrasında ağrılar ve bebek bakımı nedeniyle uykusuz kalan anne yorgun ve stresli olabilmektedir. Bu durumlarda bilgili, tecrübeli ve sabırlı arkadaş ve akrabalardan destek almaktan çekinilmemelidir. İyi uyku, sık duş almak ve olumlu düşünmek vücut direncinin artmasını sağlayarak bu zorlu dönemi atlatmakta fayda sağlamaktadır. Doğum sonrası bir süre korse kullanmak, hafif karın egzersizleri ve yürüyüşler ağrıları iyi geldiği gibi karın sarkmalarını da engelleyebilmektedir. Kişisel hijyen ve çevre temizliği ihmal edilmemeli, ziyaretçi sayısında süre ve sayı kısıtlaması yapılmalıdır.